14 Nisan 2013 Pazar

İLİŞKİ vs PLAYSTATION


İşte son dönemin en popüler sorusu ...  Muhtemel 100 erkeğe bu soruyu sorduğunuz da 99’undan alacağınız cevap  resimdeki gibi olucaktır ..



Son dönemde yazılarımı okuyanların yorumlarından gördüğüm kadarıyla kadınlar biz erkeklerin sırlarımızı açıklamasından oldukça hoşnut. O yüzden onlara bu yazıyı son dönemdeki en önemli rakiplerini tanımaları için bir fırsat olarak düşünmelerini tavsiye ediyorum.

Öncelikli olarak biz erkekler eskiye oranla seks konusunda hayatımıza oldukça fazla seçenek geldiği için ilişki adı altında kendimizi kısıtlamaktan oldukça bunalmış durumdayız. Hadi ama siz söyleyin açık büfe varken kim tabildota talim etmek ister ? Şu anda bu satırları okurken oldukça fazla diş gıcırdatan kadın olduğunu tahmin etmek zor değil. Ama olaya bir de bizim tarafımızdan bakın. Bir erkek ne için ilişki ister ?

İnanılmaz bir seks hayatı ... Güzel bir seks hayatı ... Seks olsun da ne olursa olsun ...

Peki bir kadın ne için ilişki ister ?

Hayatında sürekli arayıp taciz edebileceği ve nazının geçebileceği bir erkek olsun ... Alışverişte yeni aldığı elbisesine uyan çantasının ne kadar güzel olduğunu onaylarken onu kıskanmayacak bir insan (sizce bunun bir kadın olma ihtimali var mı ?) ... Yemekte güzel bir mekana gittiğinde onu yanında taşıycak ve gerekli anlarda doğru şarabı seçip kibarca bütün gün kızlarla yaptığı dedikoduları ah ne hoş efektiyle dinleyecek (daha doğrusu dinler gibi yapıcak) bir erkek ... Regl döneminde yaşadığı sinirli ruh halini birebir yansıtabileceği bir kurban ...

Sonuçta bu liste uzar gider ama kadınların biz erkeklerden ilişki adı altındaki baskı hükümdarlığı altındaki istekleri asla ama asla bitmez. Oysa rakibe döndüğümüzde durum biz erkekler için bambaşka ve keyifli bir hal alıyor ...

Bir kere Playstation’da oyun oynamak genelde toplu bir erkek hareketi. (Hemen yanlış anlamayın bahsettiğim orgy değil :). Yani kibarlık ve centilmenlik maskelerini bir kenara bırakmış bir dolu erkeğin biralarını tokuşturup, cips yedikleri; ellerini joypad kirlenmesin diye t-shirt’lerine silip futbol oynamaya başlayabildikleri en özgür an ...  Kibarlık yok , ikiyüzlülük yok sadece ve sadece erkek erkeğe huzur içinde bağıra çağıra küfredip birbirleriyle belden aşağı espriler yapıp alkol düzeyini sonuna kadar aşabilecekleri bir cihaz var. Bu cihaz onları bu yaptıkları için kınamayı ya da terketmeyi bir an bile düşünmediği gibi çalıştığı süre içerisinde çevresinde bulunan herkese keyifli bir zaman geçirme konusunda mutlak tatmin imkanı sunmakta. Düşünsenize her seferinde mutlak tatmin yaşadığınız bir seks partneriniz oldu mu hiç J

Hiç düşündünüz mü evli ama evinde Playstation’ı olan erkeklerin neden onu sadece bir süs cihazı olarak görüp bir bahane yaratarak oyun oynamak için bekar bir arkadaşına kaçmayı tercih ettiğini ? Hadi ama söylemekten utanmayın hangi evli erkek evde karısı varken Playstation’a bakmayı düşünebilir. Bunun yerine aile avukatına bir telefon edip boşanma evraklarını hazırlatmak daha acısız bir süreç olabilir.

Kendi hayatımdan örnek vermem gerekirse. Haftasonları Cumartesi ya da Pazar bende olağan bir maç ve playstation günüdür. Evli olan bütün arkadaşlarım hepsi evinde Digiturk’ü olmasına rağmen maç izlemek için bana gelmeyi tercih eder. Nedir beni ve evimi cazip kılan : Sınırsız özgürlük... Dev gibi bir ekran, sonuna kadar açılmış güçlü bir ses sistemi eşliğinde bağırıp çağırmanın serbest olduğu atılan ve yenilen gollerden sonra küfrün serbest olduğu aynı eski lise günlerimizde olduğu gibi gülen yüzler, gırgır ve şamata. Sağlıklı yemekler yerine litrelerce bira ve ona eşlik eden pizza ... İnsanı çocukluğuna döndüren, yeri geldiğinde elinize gitarı alıp Metallica’ya eşlik edebildiğiniz Guitar Hero oyunu, yeri geldiğinde Galatasaray – Fenerbahçe derbisinden bile heyecanlı maçlar yapabildiğiniz Pro Evolution Soccer ya da direksiyona geçip kaza yapmaktan korkmadan gazlayabildiğiniz Colin Mc Rea Rally Dirt. Bir erkeğin rüyası bir kadının kabusu olabiliyor ...

Son sözüm bu yazıyı okuyan kadınlara, biz erkekleri ilişkiden kaçırmadan yaşamaya ikna edebilmeniz için, yaşımız kaç olursa olsun hala birer çocuk olduğumuzu unutmamanız. Gerisi laf-ü güzaf ...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.