Boşanalı daha 1 sene olmuştu eşimden, hani artık bir bağınızın
kalmadığı ama bir noktada nezaket ilişkilerinin sürdüğü tuhaf bir süreçtir bu
dönem. Karınızın artık beraber yaşamak istemediğiniz insan olduğuna
eminsinizdir ama yine de bayramlarda eski kayınvaldenizi aramak gerekir. Tuhaf işte …
Her neyse tam da bu sürecin ortasında bir yerlerde sabah işe
gittiğimde gazete okurken (Hiç kibarlık yapmayın, işe gidilen ilk 2 saat kahvaltı
ve gazete okuma zamanıdır) bir anda ölüm ilanlarının olduğu sayfaya bakarken buldum kendimi. Neden sonra
niye tutulduğumu anladım. Koca koca puntolar ile eski eşimin dedesinin ölüm
ilanına bakıyordum. Kendisi bizim evli olduğumuz zamanlarda da oldukça ağır bir
hastalık ile boğuşuyordu ve beklenen sondu sanırım ölüm. İlanı incelemeye başladığım an dedesinin
ismini bilmediğimi fark ettim. Bütün aile dedesine tuhaf bir şekilde
nunu diyordu. Adamın ismi Nusret, Nurullah vs vs herşey olabilirdi.
Ama kesin dedesi olmalıydı, çünkü ilanın altında
kayınvalidemin ismi geçiyordu, bana anlatıldığı gibi mezun olduğu hukuk
fakültesinden bahsedilmişti ve soyadını biliyordum. Evet bu anlamsız iç
sorgulamayı kayınvalidemi ve daha doğrusu eski eşimi aramak istemediğim için
yaptığım çok açıktı. Önce hangisini arasam diye düşündükten sonra, eski eşimi
aramaya karar verdim. Ne de olsa ilk ona başsağlığı dilemem gerekirdi eski kocası
olarak.
Kasılarak elime telefonu aldım ve sabahın köründe rehberden ismini
seçip ara tuşuna bastım;
- Meltem Günaydın,
- Günaydın ParaNoYaK, hayrola rüyanda mı gördün ?
- Pardon erken uyanmayı sevmediğini biliyorum ama
gazetede görünce sesini duyup başsağlığı dilemek istedim.
- Ne başsağlığı ??? Ne diyorsun PaRaNoYaK ???
Hassssss bilmiyormuş diye içimden sesli konuşmaya başladım.
Kızın sesi titremişti ve olan bitenden haberi yoktu aq
- Meltem çok pardon, ben biliyorsun diye düşündüm.
Sabah gazetede gördüm dedenin vefat ilanını. Başınız sağolsun …
- Nasıl ama, durumu kötüydü arada yurtdışına gidip
geldim ben üzülmeyeyim diye benden saklamışlar mı ??? Nasıl olur böyle bir şey !!!!!!!!
- Meltem tekrar özür dilerim böyle pat diye benden
duymanı istemezdim. Başınız sağolsun tekrardan.
- Ben annemi arıyorum şimdi, her zamanki gibi
araman iyi bir sebeple olmadı. Teşekkürler.
Dedi ve suratıma kapattı telefonu. Haydaaaaa yine kötü adam
ben olmuştum bir anda. Ulan annen sana haber vermediyse ben ne yapabilirim.
İnsanlık yaptım aradım.
İç sesimle konuştukça daha da kuruluyordum.
İşte tamda bu yüzden boşandım dedim. Niye yürümediğine çok basit bir örnekti
bu. Hayata çok farklı bakıyorduk.
İç sesimle konuşup gazı verdikçe kendime, dayanamadım ve en
yakın arkadaşlarımdan birisini aradım. Ne de olsa böyle bir olayın dedikodu
bazında irdelenmesi gerekiyordu.
- Mimar Günaydın.
- Günaydın bro. Şirkette iş yok bana mı sarmaya
karar verdin ?
- Yok be oolm. Sabah sabah delirdim. Birisine
anlatmam gerekiyordu.
- Hayrola ?
- Oolm sabah gazetede eski eşimin dedesinin ölüm
ilanını görüp başsağlığı için Meltem’i aradım. Kızın haberi yokmuş, bir anda
ölüm haberini Azrail gibi veren ben oldum. Zaten aramak tuhaf geliyordu, bir de
yine kötü havadis veren kötü adam ben oldum. Ne biçim aile bunlar anlamıyorum
ki? İnsan torununa nasıl haber vermez böyle bir şeyi …
- Oolm bi sakin. Evet tuhaf olmuşta kıza deden
ölmüş diyorsun pat diye. Bırakta tepki versin. Meltem’in senden çekeceği varmış
daha, baksana boşandı hala kabus gibisin kıza J
- Vay
beeeee … Sende bana laf sok
- Tamam oolm aile de bi tuhaf ama sabah sabah
konuşma acayip olmuş.
Dedik ve kapattık telefonu. Mimar hep sakin ve olaylara
tatlı bir kara mizah çerçevesinden bakan olmuştu aramızda. Neyse iyi gelmişti
onunla konuşmak. Kayınvaldemi arasam mı diye düşünürken telefonum çalmaya
başladı. Arayan eski eşimdi ...
- Allah belanı versin PaRaNoYak
- Haydaaaaaaaaaaa . Kızım ben mi söylemedim sana .
Git ailene kız bana çemkirene kadar.
Ama o an farkettiğim bir şey vardı ki sesinde sinirle
birlikte belli belirsiz bir rahatlama ve neşe de vardı...
- Ölen dedem değilmiş ki … Sabah sabah annemi
aradım, kadına da kalp krizi geçirttim sayende. Vefat eden kişi dedemin
kuzeni.
Hasssssssssssssssssssssss … Günaydın Türkiye, günaydın pot
kırmada sınır tanımayan PaRaNoYaK
- Yaaa çok pardon Meltem. Gerçekten böyle bir şey yaşatmak
istemezdim sana sabah sabah.
Neyse uzatmayayım özürün bini bir para kekeleyerek telefonu
kapatıyordum ki, tabi ki son söz karşı taraftan geldi.
- Neden boşandığımızı anlıyorsun değil mi ?
Lapsssssssssssssss, topu doksana koydu ve kapattı telefonu.
Sonuç mu ? Mimarla aradan yıllar geçmesine rağmen hala bu
konunun geyiğini yapar güleriz rezilliğime.
Kıssadan hisse eski kocanız size kalp krizi yaşatmasın
istiyorsanız aile büyüklerinize isimle hitap edin abuk subuk lakaplar takmayın,
hatta iyisi mi evlenmeyin bekarlık sultanlıktır 😏
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.